Her Yaşta Her Bireye Güvenli ve Sağlıklı Süt
- iugurtoprak
- 21 May
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 17 Haz

Sevgili dostlar;
Bugün bu yazıda sütü konuşalım istedim. Çünkü, cumartesi günü, yani 1 Haziran Dünya Süt Günü. Süt, doğanın tüm memeli hayvanlara doğumlarından sonra ilk olarak sunduğu; temel besin öğelerini yeterli ve dengeli bir şekilde bileşiminde bulunduran mucize bir gıda maddesi, protein karbonhidrat, yağ gibi makro öğeleri ile mikro besin öğeleri olan mineraller ve vitaminleri içeren çok zengin bir besin öğesidir. Kalsiyumun ana kaynağı olan süt, içerdiği protein, vitamin ve minerallerle fiziksel ve zihinsel gelişimde büyük rol oynar. Sadece çocukluk çağında değil, yaşamın her evresinde sağlıklı bir yaşam sürmek için süt tüketmeliyiz. Sözün özü süt tüketmenin yaşı yok. Bebekler ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenmeli. Sağlık açısından her birey günde ortalama iki su bardağı süt içmeli, bunun yanında diğer süt ürünlerini de (peynir, yoğurt, kefir) tüketmeliyiz.
Süt fiyatları, toplumun her kesiminin kolaylıkla tüketebileceği seviyelerde tutulmalı. Ülkemizde sütün daha fazla tüketilmesi için çiğ süt fiyatları ile perakende süt fiyatları arasındaki fiyat farkının düşürülmesine yönelik politikalar oluşturulmalı. Bunun için; süt üreticilerinin bir araya gelmesini sağlayacak teşvikler oluşturulmalı, kooperatifler desteklenmeli, yerel yönetimler süt ile ilgili süreçlere dahil olmalı, sütün tüketiciye ulaştırılmasında etkili ve sonuca odaklı organizasyonlar planlanmalı.
Üretilen çiğ sütün yarısından biraz fazlası fabrikalara ulaşıyor, geriye kalan kayıt dışına gidiyor. Fiyatların bu kadar yüksek olması da ne yazık ki, bütçesi yeterli olmayan tüketicileri kayıt dışı ürün tüketimine yönlendiriyor. Kayıt dışı da sağlık riskinin bir diğer adı. Sokakta satılan sütler kayıt dışı olup satın alınmamalı. Ambalajsız olarak satılan bu sütlere, dayanma süresinin uzatılması amacıyla kimyasal maddeler katılabiliyor, yağı alınarak su ilave edilebiliyor veya değişik hileli işlemler uygulanabiliyor. Bu sütler tüketiciye ulaşana kadar soğuk zincir sağlanamadığından mikroorganizma yükü de artabiliyor. Uygun olmayan çiğ süt tüketimi birçok önemli sağlık riskini (veba, kolera, tüberküloz, sıtma, tifo ve malta humması) de beraber getiriyor. Sokaktan alınan çiğ süt evlerde kaynatıldığı için sütte vitamin kaybı, renk ve lezzet değişikliklerinin de olabileceğini unutulmamalıyız.
Ülkemizde süt tüketimi ile ilgili en büyük sorunlardan biri de bilgi kirliliği sevgili dostlar. Basın ve yayın organlarında, izlenebilirliğin en yüksek olduğu yayın saatlerinde konunun uzmanı olmayan kişiler tarafından hiçbir bilimsel temeli olmayan, spekülatif ve bir o kadar da tehlikeli, tüketiciyi yanlış bilgilendirip, yönlendiren "medyatik" birtakım insanlar tarafından işlenmiş sütün tüketilmemesi gerektiği konusunda yoğun çaba sarf edildiğini görüyoruz. Gıdada bilgi kirliliğinin önüne geçilmesi için basın yayın organları bu konu hakkında hassas davranmalı. Tüketicinin doğru haber alma hakkının önüne geçecek yanlış uygulamalardan vazgeçilmeli. Bu tür yanlış, bilimsellikten uzak ve halk arasında infiale yol açacak kadar mesnetsiz iddiaları ortaya atanlara karşı meslek odaları, kamu kurumları, üniversiteler ve sivil toplum örgütleri iş birliği içinde olmalı.
Konunun uzmanları tüketicileri doğru yönlendirmeye çalışırken; kimi "uzman" olduğunu iddia eden kişilerce pastörize ve uht sütün karalanması kabul edilebilir ve anlaşılır değil. Böylesi önemli bir gıda maddesi üzerine felaket senaryoları yazmaya ve tüketiciyi kandırmaya kimsenin hakkının olmadığı aşikar.
Gıdalar üzerine bilgisizce ve spekülatif iddialar yerine bilimsel gerçeklerle değerlendirme yapılan, sokak sütü değil, sağlıklı koşullarda üretilerek işlenmiş içme sütü tüketiminin özendirildiği bir ortamın ülkemizde hakim olmasını ve süt tüketiminin arttırılması ile genç nesillerin sağlıklı beslenmesine katkı sağlanmasını dileyerek yazımızı sonlandıralım.
Her şeye rağmen 1 Haziran Dünya Süt Günü Kutlu Olsun.
Ne diyorduk?
Sağlıklı nesiller için, süt için, süt içirin.
Dostlukla & Dayanışmayla
27.05.2024 - Yenigün Gazetesi





Yorumlar